Ana Sayfa Blog Sayfa 118

Republic: Siz de Melek Yatırımcı Olabilirsiniz

0

Republic, küçük yatırımcılara özel bir kitlesel fonlama platformu. 10 dolar gibi küçük bedellerle bile girişimlere yatırım yapabiliyor ve belirtilen koşullar altında paranızı katlayabiliyorsunuz. Republic’in standart para birimlerinin yanısıra kripto para girişimleri için de bir yatırım bölümü (crypto) bulunuyor. Zaten Republic’in kendi için çıkardığı Notes adlı bir token’ı da bulunuyor ve farklı şekillerde siz de kazandığınız Notes tokenlerini artırabiliyorsunuz.

Kitlesel fonlamayı farklı bir boyuta taşımak isteyen Republic, hemen her noktada girişimlerin başarısız olabileceğini, yatırım yapmanın risklerini, kağıt üstünde bir hisse sahibi olmayacaklarını anlatıyor. Ancak yine de küçük yatırımcıların inandıkları girişimleri desteklemeleri için eşsiz bir fırsat sunduğunu da gösteriyor. Hatta sloganı şöyle: Şimdi siz de melek yatırımcı olabilirsiniz.

Republic, Crowd Safe adlı bir sistemle taraflar arasında güvenli işlem vadediyor ve muhtemel başarı senaryolarında kazancınızı hesaplamanıza da yardımcı oluyor. Sitede yatırımcı gruplarına katılıp fikir alışverişi yapabiliyorsunuz. 48 saat içinde yatırımınızı geri çekme şansınız da var.

AngelList ve Binance gibi önemli girişimleri arkasına alan Republic, 2016’dan bu yana faaliyette. Şimdiye kadar da 70’ten fazla girişimin kitlesel fonlama hedefine ulaşmasını sağlamış. Şu anda 100 binlerce dolar destek toplayarak hedefine ulaşan, henüz kampanyası devam eden girişimler de var.

Naval Ravikant’ın Girişimcilik Öğretisinden Süzülen 27 Cümle

0

AdXclusive’den Akan Acar, benim de beğenerek takip ettiğim Angel.co’nun kurucusu Naval Ravikant‘ın paylaştığı ilham veren sözleri Türkçe’ye çevirmiş. Fotopazar’ın hikâyesi gibi bunu da Twitter’da kaybolmasın diye kendisinden izin alarak buraya aktardım. Keyifli okumalar.

(Akan bazı sözleri örneklerle zenginleştirip altına yorumlarını paylaşmış. Bu yorumları kaldırmak istemedim ve asıl cümleyi koyu yaptım.)

1- “Zor tercihler, kolay yaşam. Kolay tercihler, zor yaşam.”

Zor tercihler, konforumuz bozulsa da, canımız istemese de kararlı şekilde çalışmaya devam etmemizi sağlayacak tercihlerdir. Kolay tercihler ise beynimizi yormayan ve bizi anlık hazlarımızın esiri kılan tercihlerdir.

2- “Hayattaki bütün gerçek kazanımlar bileşik faiz usulü ile elde edilir.”

Büyük kazanımlar süreklilik arz eden, kümülatif biriken ve geometrik olarak artan şeylerin sonucudur. Bu maddi varlıklar da olabilir, bilgi seviyesi de olabilir kişisel ilişkiler de olabilir.

“Arzulamak acı çekmektir (Buddha).

Bu benim üzerinde konuşmayı en çok sevdiğim alıntı olabilir.

“Mutlu olmak için erişemeyeceğin(?) şeyleri arzulama” anlamı da var, “Büyük bir şeyi arzuladığında acı çekmeye hazır ol, doğru planı yap ve elde edene kadar çalış” anlamı da.

Bana kalırsa motivasyon konuşmacılarının aksine hepimizin belli bir potansiyeli var ve arzuladığımız her şeyi elde edemeyeceğimiz aşikar, dolayısıyla bir şeyi arzularken iyi seçmeliyiz.

3- “Bir sanatçının yapabileceği en büyük hata izleyicilerin isteklerine uymaktır.”

Apple’ın kullanıcılarını dinlemediğini, zaman zaman ürünlerinde kullanıcıları çıldırtan eksiklikler bıraktığını biliyoruz. Bu tutumu yaratan Steve Jobs’ın iki sözünü destekleyici olarak ekliyorum:

“İnsanlar çoğunlukla siz gösterene kadar ne istediklerini bilmiyorlar.”

“Müşterilere ne istediklerini sorup, sonra onların istedikleri şeyi yapmaya çalışamazsınız. Siz istedikleri şeyi hazırlayana kadar yeni bir şeyler isteyeceklerdir.”

“Öfke başkalarına fırlatmak için beklerken elinde tuttuğunuz sıcak bir kömür (kor) gibidir (Buddha).”

4- “Gerçek, geleceğe dair öngörü gücü olandır.”

Bir şeyin doğru/mantıklı olduğunu nasıl ayırt ediyorsun? sorusuna Naval’ın verdiği cevap.

”Övgüde bulunurken spesifik, eleştirirken geniş kapsamlı konuş (Warren Buffet).”

Son dönemlerde tenkit etmenin işleri her zaman daha kötüye götürdüğüne dair birçok öneri görüyoruz. Özellikle aynı temel yargılara hakim olmadığımız kişileri eleştirmek olumsuz sonuçlanıyor.

5- “Aklınıza gelen her düşünceyi irdeleyin. (Her zaman neden bunu düşünüyorum diye sorun.)”

Birine karşı kıskançlık, öfke gibi kötü düşünceler hissettiğinizde ya da sebepsiz yere korku, stres yaşadığınızda bunu neden hissettiğinizi sorgulayın.

Naval, Tim Ferris’in Tribe of Mentors kitabında hislerinin %90 korku %10 arzu temelli olduğunu söylüyor. Gerçekten de doğal haline bıraktığımızda evrimsel kökenlerimizden dolayı bu iki duygu diğer gelişmiş hislerimizi çok baskılıyor ve gereksiz stres yaratıyor.

“Aydınlanma düşünceleriniz arasındaki boşluktur (Eckhart Tolle).”

Naval, Tools of Titans’da bunu “Aydınlanma 30 yıl boyunca düşünüp bir anda yaşadığınız bir şey değildir, an be an elde edebileceğiniz, her gün belirli bir parça yaşadığınız şeydir.” olarak açıklıyor.

6- “Kendinizi bir ömür boyu beraber çalışırken hayal edemediğiniz bir kişiyle, bir gün dahi çalışmayın.”

Yine çok tartışma yaratan bir söz. Bir ömür boyu beraber çalışacak kişileri bulana kadar ne yapmalı konusu da bu cümlenin yeterince yararlı olabilmesi için irdelenmeliydi.

Yine de kariyer seçimlerinde bu konuyu göz önünde bulundurmak ve sadece daha fazla para kazanmak için inanmadığımız kişilerle, inanmadığımız işleri yapmayı bir an önce bırakmamız gerektiğini sertçe yüzümüze çarpıyor.

Naval, “sadece arkadaşlarımızla mı çalışmalıyız?” gibi bir sorunun gelmesi üzerine verdiği cevapta sosyal çevresindeki arkadaşlarla çalışmaktan ziyade, iş yaparken karşılıklı saygı sağlandıktan sonra kazanılan arkadaşlarla şansının daha yaver gittiğini belirtiyor.

7- “Paranı aklınla kazan, zamanınla değil.”

Zamanını satarak bolluğa erişemezsin.

8- “Her zaman dürüst ol. Neredeyse her zaman tamamen dürüst ve pozitif kalmanın bir yolu vardır.”

Buna ek olarak en ufak bir noktada bile dürüstlükten uzaklaşmanın kümülatif olarak çok büyük huzur, zaman ve güven kaybı yarattığını gözden kaçırmamak gerek.

9- “Her an kendi özünde ve tam yaşanmalıdır.”

10- “Meditasyon hiçbir şey için yararlı değildir, işte tam da bu yüzden yaparız.”

11- “Haberler uydurma gibi geliyorsa bir de tarihi düşünün.”

12- “İnsan hayatı yavaş yavaş zorluklarla mücadele etme sanatından, zevklerle mücadele etme sanatına dönüşüyor.”

13- “Bir şeyi istememek, ona sahip olmak kadar iyidir.”

14- “Çok düşük şartlarda yaşadığı düşünülen bazı insanlar, yaşam standartlarını yükseltmek ile meşgul olan kişilerin kavrayamayacağı bir özgürlüğün keyfini sürmektedirler.”

15- “Gerçek nötrdür. Etrafımızda gerçekleşen şeylere verdiğimiz tepkiler bize geri yansır ve dünyamızı oluşturur.

Yargıla ve izole, yalnız hisset. Öfke duy ve iç huzurunu kaçır.

Bağlan ve anksiyete içinde yaşa. Hayal kur ve şimdiyi kaçır.

Arzula ve elde edene kadar acı çek. Cennet ve cehennem tam şu anda ve burada.“

16- “Aşağılanmanın azabından korunmak için iltifatlara değer vermeyi bırak.”

17- “Birine seni beslemesi için izin verirsen, aynı zamanda seni aç bırakması için de izin vermiş olursun.”

18- “Henüz etüd etmediğiniz parçalarınız, dünyanın bir köşesinde en nefret ettiğiniz şeylerin maskeleriyle dolaşıyor.”

19- “Başkaları hakkında dayanamadığınız şeyler aslında sizin gölge benliğinizdir.”

Bir iş arkadaşınızda en beğenmediğiniz özelliğe bakın, genellikle geçmişte kendinize de aynı konuda kızdığınızı göreceksiniz. Bu söz beni iletişim kurarken daha yapıcı ve anlayışlı olmaya yönlendirdi ve iş hayatımda yaşayacağım bazı tartışmaları başlamadan bitirdi.

20- “Günün sonunda, her şeyin doğaüstü olduğunu ya da hiçbir şeyin doğaüstü olmadığını kabul etmek zorundayız.”

21- “Big bang ya istatistiksel bir sonuçtur ya da doğaüstü bir olaydır.” “İnsanın anlayamadığı fenomenler doğaüstü değildir. Aksini iddia etmek ‘boşlukların tanrısı’ hatasına yenik düşmektir.”

22- “Anladığımız şeyler sessizlik, anlamadıklarımız ise duygu yaratır.”

Bir şeyi anladığımızda erdem sahibi olmanın dingin ve keyifli ruh halini yaşarken, tersinde öfke gibi evrimsel geçmişi olan içgüdüsel duygular yaşarız. “İçgüdüsel duygu” mantığın tersi anlamında kullanılmıştır.

23- “Aslında her durumda yalnızca üç seçeneğimiz vardır: değiştir, kabul et ya da terk et. İyi bir seçenek olmayan şey ise, değiştirmen gerektiğini düşünüp değiştirmemek, terk etmen gerektiğini düşünüp terk etmemek ve kabul etmemek.

İşte sefil halimiz bu hoşnutsuz iç boğuşmalarımızdan ileri geliyor. Benim ise kendi içimde en sık kullandığım ifade sadece iki kelimedir: kabul et.”

24- “Bütün eforların %99’u boşa harcanmıştır.”

Buradan şu iki anlam çıkarılabilir: “İstenilen noktaya gelmek için olumsuzlukla sonuçlanan bir sürü denemede bulunulur.”

Veya “Gerçekten yapmamız gereken işleri yapmıyoruz, dış dünyadan doğamız gereği çok etkileniyoruz ve yolumuzdan fazlaca alıkoyuluyoruz, doğamızdaki bu hatalardan arınabilsek çok daha verimli çalışabiliriz.”

25- “Okuyabilmek (öğrenebilmek) sahip olunabilecek en büyük beceridir ve her şeyi elde etmek için kullanılabilir.”

26- “İnsanlar kendi yakın çevreleri dışında oluşan olaylara endişelenmek üzere evrimleşmedi.”

7/24 sosyal medya ve geleneksel medya tarafından diğer insanlarla ilgili üzücü haberlere, haksızlıklara, acılara maruz kalmak ve doğal olarak empati hissetmek inanılmaz bir stres yaratıyor.

27- “Pişmanlık uyandıran kararlar, genellikle kişiye özel metriklere bakmak yerine, çevremizde kabul gören metrikleri kullanarak aldığımız kararlardır.”

Akan Acar’ın ‘Bonus’ etiketiyle paylaştığı diğer sözler;

“Küçük başla, büyük düşün (Steve Jobs).”

“Her şeyden önce anda yaşa.”

”Birey yalnızca kendini aşabilir.”

“Matematik, doğanın dilidir.”

“Sevgi(aşk) verilir, alınmaz.”

“Hayattaki mükemmel her şey, acı çekmekten ileri gelir.”

Acı çekmekle 2 cümle de ben ekleyeyim ve bu konuyu kapatalım. 🙂

https://twitter.com/firatdemirel/status/989569802212663296

https://twitter.com/firatdemirel/status/997776791594065920

Restream Canlı Yayın Platformu (10$ Bonus)

4

Nedir? Nasıl Çalışıyor?

Restream, canlı yayın platformları arasında çok özel bir araç. Canlı video yayınınızı Restream üzerinden yaptığınızda Facebook, Youtube, Twitch, Periscope, VKontakte gibi 30’dan fazla kanalda aynı anda yayınlayabiliyorsunuz. Farklı kanallarda takipçileri olanlar ve etki alanını genişletmek isteyenler için kesinlikle çok faydalı bir araç.

İstediğiniz platformlara hesap yetkilendirmesni yaptıktan sonra canlı yayına başlayıp tüm izleyici bilgilerini de tek bir panelde görebiliyorsunuz. Üstelik kayıt edilmiş videolarınızı da belli bir vakitte yayınlanması için zamanlayabiliyorsunuz. Bence bu çok güzel bir özellik çünkü bir nevi kendi TV kanalınızı oluşturmanız mümkün oluyor. Yeterki 24 saatlik içerik olsun. 🙂

Kısa bir canlı yayın denemesi de yaptım ama videoları hesabımdan sildim. Facebook ve Youtube’a tek kanaldan yayın yapmış oldum. (Opera’da çalışmadı, Chrome’dan sorunsuz çalıştı.)

Bireylerin medya gücünün giderek arttığı bir dönemdeyiz ve bu araçları kullananların daha güçlü olacağına şüphe yok. Restream‘in kendine ait bir sohbet uygulaması olduğunu da eklemeden geçmeyeyim.

Gelir Modeli / Ücretler:

Restream‘i kişisel profilleriniz için hemen ücretsiz kullanmaya başlayabilirsiniz. Facebook kanalı veya herhangi bir Custom RTMP üzerinden yayın yapmak istediğinizde ise aylık 16/19 dolardan başlayan bir fiyat tarifesi var. Kurumsal hesaplar içinse ücretler kanal sayısına göre artıyor. Gelelim işin güzel tarafına…

Ayrıca Appsumo bu ürün için bir indirim kampanyası çıkmıştı. Ömür boyu abonelik için sadece 49 dolar ödemek yeterli oluyordu ama maalesef bu fırsat sona erdi.

Henüz video işine girmediğim için satın almadım ama Appsumo Plus abonesi olarak son dakika bile alabilirim. Genelde bu tür kampanyaları alırken Similarweb ve Alexa verilerine, ürünün arayüzüne ve müşterilerine bakarım. Restream bence hepsinden tam not alıyor. 🙂

Canlı yayın yapmak için StreamYard seçeneğine göz atmak için tıklayın. Yine 10$ bonus kazanarak deneyebilirsiniz.

Alivex: Spor Etkinlikleri İçin Pazar Yeri

0

Nedir? Nasıl Çalışıyor?

Alivex, spor etkinliklerine katılmak isteyen kişilerle etkinlik organizatörlerini buluşturan bir platform. Meetup.com’un spor etkinliklerine odaklanmış hali demek sanırım yanlış olmaz. Alivex, son kullanıcılar için spor etkinliği bulmayı kolaylaştırırken etkinlik organizatörleri de tanıtımdan ödemeye kadar bir çok sorunu kolayca çözüyor.

Alivex’in çok iyi bir noktaya doğru şekilde temas ettiğini düşünüyorum. Farklı alanlarda gelir modelini eşitlendirme ihtimali de bulunuyor.

Alivex üzerinden bir etkinliğe katılmak için üye olup profilinizi oluşturmanız ve ödeme yapmanız yeterli. Bu sayede bir çok yerde ayrı profiller oluşturmaya gerek kalmıyor ve eski koşularınızı profilinizde görebiliyorsunuz.

RunAnatolia şimdiden resmi kayıt platformu olarak Alivex’i kullanmaya başlamış bile. Seneye Avrasya Maratonu’nu alırsa şaşırmam..

Gelir Modeli / Ücretler:

Etkinliklere katılan sporseverler sadece ücretli etkinliklerin bedelii ödüyor. Organizatörler ise satışlardan Alivex’e belli bir pay ödeyerek Alivex’e gelir kazandırıyor.

Kurucular:

Erkmen Erakkuş, Buğra Erakkuş, Ali Şenlen

Yatırım / Destek Aldı mı?

Alivex, Alper Akcan ve Teknasyon‘un kurucularından (Mustafa Sevinç, Mustafa ‌Vardalı ve Burak Sağlık) 300 bin dolar tohum yatırımı aldı.

Ayrıca İş Bankası Workup hızlandırma programının dördüncü sınıfına seçildi.

Kronoloji:

Temmuz 2018: Alivex, kurucuların üniversite yıllarında kurdukları ‘Game Plan’ isimli spor ve etkinlik ajansının yeniden tasarlanmasıyla Alivex.com altında hizmet vermeye başladı.

Aralık 2018: Alivex, Alper Akcan ve Teknasyon’un kurucularından (Mustafa Sevinç, Mustafa ‌Vardalı ve Burak Sağlık) 300 bin dolar tohum yatırımı aldı.

Şubat 2019: İş Bankası Workup hızlandırma programının dördüncü sınıfına seçildi.

StoryChief: İçerik Pazarlamasında Devrim [Tükendi]

0

Nedir? Nasıl Çalışıyor?

StoryChief, çok yetenekli bir içerik dağıtım platformu. Ürettiğiniz içerikleri farklı kanallarda kolayca yayınlamanızı ve ölçümlemenizi sağlıyor. Yani tek kanaldan WordPress’e, Medium’a, Facebook’a, Linkedin’e içeriklerinizi uygun formatlarda gönderebiliyorsunuz.

Dikkat: Bu fırsat sona erdi ama Appsumo.com’a üye olarak ve İndirim Fırsatları kategorimizden yeni fırsatları takip edebilirsiniz. Ayrıca StoryChief’in tüm planlarında ilk 3 ay %10 indirim için girisimler10 kodunu kullanabilirsiniz.

İçerik üreticilerinin en büyük dertlerinden birini çözmeye aday ve sadece blog yazıları değil, Podcast dağıtımınızı da güçlendirmeniz mümkün.

İsterseniz StoryChief‘in kendi blog altyapısını da kullanabiliyorsunuz. Ghost gibi, Medium gibi çok temiz bir arayüzü var. StoryChief aynı zamanda müşteri/takipçi (lead) yakalamanıza yardımcı oluyor ve otomasyon araçları sunuyor. E-posta pazarlaması yapıyor.

İçerik takvimi ile planlama yapıp ekip içinde kimin yazıları denetleyip yayınlayacağını belirleyebiliyorsunuz ve dilerseniz blogunuza yazar bile bulmanız mümkün. (Yazar ekibine ben de başvurmuş ve kabul almıştım ama sonra havada kaldı. Kendileri Ghent/Belçika merkezli bir girişim ve kayıt sayfaları Flamanca ve Fransızca idi o zamanlar.)

Kısacası zamandan tasarruf edip erişim gücünüzü arttırıyorsunuz. Bana rakamlardan bahset diyenler için de bir ROI hesaplama aracı bile yapmışlar.

Gelir Modeli / Ücretler:

Önceden ücretsiz hesap yoktu sanırım, sonra açtılar. Şu anda ayda 1 yazıyı ücretsiz dağıtmanız mümkün. Denemeden para vermem’ciler için yeterli.

Ücretli paketler aylık 10 dolardan başlıyor. Eskiden daha büyük paketler vardı. Ayda 5 yazı yazayım ama iyi dağıtayım diyenler için ideal. Şu anda kendi tavsiyeme ulak verip alasım geldi. :))

Zamanında Appsumo‘daki StoryChief kampanyasını kaçırdığım için hala hayıflanıyorum…

İçerik pazarlamasıyla ilgileniyorsanız StoryChief‘i mutlaka takip etmenizi ve İçerik Yazımı & İçerik Stratejisi üzerine hazırladıkları mikro sitelere bakmanızı tavsiye ederim.

İNDİRİM KODU: StoryChief’in tüm planlarında ilk 3 ay %10 indirim için girisimler10 kodunu kullanabilirsiniz.

AdBender: Reklamlara Kısa Bir Mola

0

Nedir? Nasıl Çalışıyor?

AdBender, sevdiğiniz dizi ve programların ne zaman başladığını, ne zaman reklama girdiğini ve reklamının ne zaman bittiğini haber veren bir uygulama. Anlık bildirimlerle yönlendirme yapan AdBender, dijital dünyada reklamcılarla reklam sevmeyenler arasındaki rekabetin yeni cephesi.

ADBender, takip edilen dizilerin yeni bölüm fragmanını da kullanıcılarına ulaştırıyor ve sohbet özelliği sunuyor.

Gelir Modeli / Ücretler:

Şu anda sadece Android üzerinde hizmet veren AdBender’in gelir modeli reklam ve sponsorlarluk gelirlerine dayanıyor. AdBender, iOS uygulamasını da yayınlamıştı ama marketten çekti.

Kurucular:

Ahmet Yılmazcan

Yatırım / Destek Aldı mı?

AdBender, BTM Hızlandırma Kampı’nı bitirdi ve 25 girişim arasından en iyi 10 girişim arasına girerek BTM Sahne XL ile yatırımcıların karışısına çıktı.

Kronoloji:

Mayıs 2018: İki buçuk aylık bir geliştirmeyle AdBender’in ilk sürümü Google Play’de yayınlandı.

Nisan 2019: AdBender, Android platformunda 14 bin 485, iOS platformunda ise 9 bin 441 defa indirildi. 20 bin kullanıcı sayısına ulaşan AdBender’ın uygulama içi takip sayısı ise 55 bin seviyelerinde.

TestInvite: Online Sınavlar Hazırlama Aracı

0

Nedir? Nasıl Çalışıyor?

TestInvite, internet üzerinde çeşitli sınavlar hazırlayabileceğiniz, insanlara güvenli ve gözetimli bir ortamda çevrimiçi sınavlar yapabileceğiniz ve uçtan-uca özgün sınav süreçleri hayata geçirebileceğiniz bir online sınav sistemi. Gerek eğitim amaçlı testler, gerekse farklı alanlarda (işe alım, dil testleri vb.) aday seçimi için TestInvite’ı kullanmanız mümkün.

İstediğiniz testleri hazırlamak için yönetici olarak bir hesap açıyor ve sorularınızı hazırlıyorsunuz. Ardından sınava katılacak olan adayları davet edip sınav bitiminde de sonuçları analiz ediyorsunuz.

Gelir Modeli / Ücretler:

İngilizce ve Türkçe dil desteğine sahip TestInvite, aylık veya yıllık bir ücreti yok. Sadece kullandığın kadar öde modeliyle teste katılan kullanıcı başına 1 dolar ücret alıyor. Örneğin testinizi oluşturup 10 kişiye sunup 10 kişi de katılım sağlarsa 10 dolar ödemeniz gerekiyor. Ücret bilgisi için tıklayın.

TestInvite maalesef ücretsiz kullanım hakkı sunmuyor ancak yüksek kredi alımları ve kâr amacı gütmeyen kurumlar ile eğitim kurumları için daha uygun bir ücretlendirme yapıyor.

Diğer yandan kendi sınavlarınızı oluşturup bu sınavları ücret karşılığında başka şirketlerin/kurumların kullanımına sunmanız da mümkün.

Kurucular:

Mustafa Ekim

Yatırım / Destek Aldı mı?

Öz sermaye ile kurulan TestInvite yatırım/destek almadan yoluna devam ediyor.

Kronoloji:

Ağustos 2016: Çevrimiçi sınavlar hazırlamayı sağlayan QuizCV.com’u kurdu.

Ocak 2019: QuizCV’den gelen birikimle daha gelişmiş bir online sınav platformu olan TestInvite markası hayata geçirildi. Halen önemli şirketlere hizmet veren TestInvite, bir yandan da içerik ortaklıkları yaparaka büyümeyi sürdürüyor.

Fotopazar: Bir Dönem 2 Milyon TL Ciro Yapan Girişimin Hikâyesi

0

Fotoğrafçılara özel bir e-ticaret sitesi olan Fotopazar.com, 6 Nisan 2019 itibarıyla kepenk indirdiğini duyurdu. Girişimin kuruluştan kapanışa giden hikâyesini de kurucu ortaklardan Tahir Yıldız Twitter’da paylaştı. Biz de kendisinin izniyle bu tecrübe paylaşımını sizler için bir araya getirdik.

Hikâyeye geçmeden önce Fotopazar’ın tanıtım videosunu izleyebilirsiniz.

https://www.youtube.com/watch?v=-d9xt5ktRCw

Fotopazar.com’un Kuruluşu

Bugün, 2014 yılında kurduğumuz Fotopazar.com’un son günüydü, biraz hikayesinden bahsetmek istiyorum. Bir girişimcilik hikayesi…

Fotoğrafla senelerdir ilgileniyordum ve bu konuda rakiplerin bir tanesinde de 3 senedir çalışıyorduk, “biz” diyerek konuşuyorum çünkü potansiyel vaad eden ve klasik olarak daha çok para kazanabileceğimizi düşünen yaşı 30lara yaklaşan gençlerdik.

“Neden biz bu işi daha iyi yapmayalım?” diyerek yola çıktık ve ben bu işi nasıl yapabileceğimizi, ne kadar para gerekeceğini ve nasıl bir altyapı kullanmamız gerektiğini detaylıca araştırdım. Sonunda öyle bir noktaya geldik ki, elimizdeki para ile bu işi yapmak imkansızdı.

Önce yazılım maliyetini karşılayabilmek için (tahmini tutarımız 100bin TL civarındaydı), yazılımcı arkadaşım ile ortaklık kurmaya karar verdik, ama zaman içerisinde bu fikir suya düştü, sonradan tanışacağım yatırımcı bu fikre sıcak bakmayacaktı.

Yazılım maliyetinin yükselmesinin nedeni yapmak istediğimiz işin sadece e-ticaret değil, aynı zamanda insanların fotoğraf paylaşacakları, birbirlerine özel mesaj gönderebilecekleri ve fotoğraf yorumlayacakları bir platform oluşturmaktı.

Satılacak olan kamera veya lenslerin yanına kullanıcılardan gelen fotoğrafları ekleyebilecek, böylece “social proof” elde edebilecektik. Satış yapabilmenin daha kolay yolunu kullanıcı tarafından girilen fotoğraflar oluşturacaktı. Bu da örnek dizayn:

Gördüğünüz gibi, dolu dolu (şimdi baktığımda biraz fazla dolu) bir ürün detay sayfası (PDP) bizi karşılıyor. Satın almak için her şeyi sağlayabiliyoruz, çünkü ekipte herkes ekipmanı çok iyi biliyor ve SEO’dan çok iyi anlıyordu. Böylece gelen trafiği dönüştürmeyi de başaracaktık.

Projenin ilk ismi fotopazar değil “fotozmo” idi bu arada. Logoları, logotournament.com üzerinden yarışma açarak seçmiştik, altta ilk logomuz var. Sosyal bir platform olduğunu vurgulayan ve içinde olacak olan 5 tabi simgeleyen renklerimiz vardı.

Yatırımcı bulma aşamasına geldiğimizde oldukça yorucu görüşmeler yaptım, işle hiç ilgisi olmayan insanlar, az da olsa ilgisi olanlar ve işin içinde olanlar. Hepsi ayrı hikayeler ama özellikle ikna için hazırlanan dosyalar, klasörler hala drive’da durur.

Tahmin edebileceğiniz gibi Design altında anasayfa, kategori ve ürün sayfası tasarımları, Product Documents altında sitenin sahip olacağı özellikler listesi, Financial Plans altında 2 senelik finansal veriler Exceli, Investors’da potansiyel yatırımcıların iletişim bilgileri vardı.

Bir de tabii esas sunumumuz vardı, “Sosyal e-ticaret Fotozma ile buluşuyor”. Bu sadece bir e-ticaret değil bir sosyal ağ olacaktı, buna hem inanıyor hem de inandırmaya çalışıyordum. Sonunda yatırımcı görüşmeleri yaklaşık 6 ay sonunda sonuçlandı ve yazılımı satın alarak başladık.

İçeriklerin Girilmesi ve Açılışa Hazırlık

2014 yazını unutmuyorum, yaklaşık 8000 ürünü iki kişi girdik, diğer arkadaşı internetten bulmuştum ve ürün başı 25 kuruş gibi bir rakama giriyordu. Bilen bilir, altyapı çok önemlidir. Fotoğraf ekipmanları da çok özelliğe sahip olduğundan en baştan her şeyi doğru girmek gerekiyor.

Hızlı geçeyim buraları, fotoğrafın merkezi Sirkeci’de bir ofis tutmak, çalışacak insanları belirlemek, pazarlama bütçesini toparlamak, email kurulumları, canlı destek ekibi vs derken başlamaya sadece bir gün kalmıştı. Bunca emekten sonra gerçekten müthiş bir histi.

Ve başladık, reklamları yavaş yavaş artırdık, ilk planımız bilinirliği elde etmek için daha önce olmayan ve ucuz olan fotoğrafçı bileklikleri satmaktı. Türkiye’de ürettirdik, onların da tasarımlarını kardeşime yaptırdım. Çok başarılı oldu, çok insan hediye olarak aldı.

Reklamı özellikle Facebook üzerinde yaptık, ama elbette bu kadar masrafı olan bir yerin çok daha fazla ürün satması gerekiyor ve çok daha fazla ciro elde etmesi gerekiyor. Bileklikten gelen trafiği site içlerine yönlendirmeye çalıştık ve hızlıca bilinirlik kazandık.

Rakibimiz bizim sattığımız bilekliklerin Çin malı olanlarını getirtip her siparişin yanında bedava verince bizim bu planımız sekteye uğradı. O dönem ekibin çok sinirlendiğini hatırlıyorum. Ürünler bizimkine göre kalitesiz olsa da bedava olması bizimkine bakışı değiştirdi.

İlk siparişi aldığımızda (Biz iki kurucu ofis dışındaydık), ekibin whatsapp’tan gönderdiği fotoğrafı ve o heyecanı hala anarız. Ki sipariş havale ile verilmişti ve o ödeme asla gelmedi 🙂

İlk Ofis

İlk ofis kurulumunu atladım, ofisin boyanması, mobilyaların ikea’dan alınması, bilgisayarların alınması, IP telefon, seslendirme sanatçısıyla anlaşılması, ethernet düzeninin kurulması bu işin görülmeyen ama önemli yanlarından. İdealist biri olarak her şeyin iyi olması gerekiyordu.

0’dan 2 milyon TL’ye Yükselen Ciro

İlk ay gerçekten tam bir ıvır zıvır satıcısıydık, tripod vidaları, çanta askıları, bileklikler vs satıyorduk. Sepet ortalaması 100TL’yi biraz geçiyordu. İnsanların bize güvenmesi tam bir ay aldı, Ocak ciromuz 30-40bin TL’de kaldı, reklam harcamamız oldukça fazlaydı.

İkinci ay bambaşka oldu, makineler sattık, lensler sattık, ilk ay 30-40bin TL olan ciro 5-6 katına çıktı ve sonraki aylar bu ivme devam etti. Hem en iyi hizmeti veriyorduk hem de en iyi içeriğe sahiptik. SEO desteği de gelince en iyi biz olacaktık, hedef buydu.

O beklenilen SEO desteği ne yazık ki (açıklayamayacağım nedenlerden ötürü) hiç gelemedi ve biz trafiğimizin her zaman %75-80ini reklamlardan aldık. Bir elektronik satıcısı için asla kabul edilemeyecek bir oran.

Bu sırada ciromuz yükselmeye devam ediyordu ve daha iyi satın almalar yapabiliyorduk, Canon, Nikon, Sony ve diğer bilinir markaların hepsinin en iyi bayilerindendik. En iyi döneminde Fotopazar, ayda 2milyon TL ciro yapıyordu.

Fotoğraf yarışmaları, sosyal medya etkileşimleri ve özellikle Youtube videolarıyla çok bilinir, Beşiktaş, Galatasaray, İBB, üniversiteler, askeri birimler gibi kurumlara ürünler veren bir yapı haline gelmiştik. İçerideki insan sayısı giderek arttı, hep yetkin kişileri alıyorduk.

Türkiye’de ekonomi çok dalgalı seyrediyordu, bombalar patlıyor, dolar zıplıyor, euro hopluyordu 🙂 Elbette bize de zarar verdi, yatırımcının esas işi dolayısıyla dolar bozdurup bizim şirkete gönderdiği için bozulan dolarlardan kazanılan para, dolar kârını geçemedi.

Ve Kapanış

Zaman içerisinde düşünce ayrılıkları çok fazla olmaya başlayınca ben artık hayal ettiğim işin çok uzağında olduğunu düşündüm. İstediğim gibi yararlı videolar çekemiyor, sadece satış yapmaya çalışıyordum ve bu benim idealimin çok dışındaydı. Belli ki “o gün” geliyordu.

Bu süreçte ben evlendim, hatta çocuğum oldu. Çok farklı sorumluluklar da eklenince pek çok fedakarlıkta bulunduğum bebeğim Fotopazar’dan ayrılmak zorunda kaldım. Daha çok para kazanmak zorundaydım ve kurumsal hayata geri döndüm.

Ayrılık süreci oldukça sancılı oldu ve ben bir daha geri dönüp bakmamaya karar verdim, bugün kapanma kararını daha önceden bilsem de çok üzüldüm. İçerideki arkadaşlarımın hepsi neyse ki yeni işler buldular.

Tabii ki anlatabileceğim dünya kadar hikaye var, enteresan canlı destek konuşmaları, telefonlar, kargo anlaşmaları, yatırımcı toplantıları, düşman şirketler, spot mallar, Sirkeci’nin yalanları… Anlatmakla bitmez. Çok güzel bir tecrübeydi.

Geri dönüp baktığımda elbette daha iyi yapabilirdim dediğim işler var ama bu tip bir girişim yapmak isteyenler için ilham olsun istedim. Yeni hikayeler yaratın, başarısız olmaktan korkmayın, yatırımcı ilişkilerinizi geliştirin, doğru insanlarla çalışın

Startup kafası düşündüğünüz kadar güzel olmayabilir, çok çalışılan, çok fedakarlık yapılan, genellikle kurumsal yapıda kazanacağınızdan daha az kazandıran, 7/24 aklınızda iş olan biri haline gelebilirsiniz.

Güle güle Fotopazar, sen çok güzeldin, fotoğrafla bu kadar yoğun uğraşmak çok güzeldi. Bir gün benzer bir proje ile kaldığımız yerden devam etmek üzere… (Spoiler)

Fotopazar.com’da yayınlanan veda mesajı:

Fotopazar [Kapandı]

0

Bilgilendirme: Fotopazar.com, 6 Nisan 2019’da kapanan e-ticaret girişimleri arasına katıldı. Kurucu ortaklardan Tahir Yıldız girişimin kuruluşunu ve kapanışa giden hikâyesini anlattı.

Nedir? Nasıl Çalışır?

Fotopazar, fotoğraf ve video ile ilgili ekipmanların satıldığı bir eticaret platformu idi. Kuruluşunda sosyal bir platform haline getirilmesi hedeflense de bu konuda Facebook gibi dev platformlardan kullanıcı çekemedi. Nopcommerce üzerine kendi tasarımıyla yayına başladı.

Gelir Modeli:

Klasik bir e-ticaret sitesi olan Fotopazar, bir dönem eğitimler verdi. Eğitimleri ücretliye çekmek istedi ancak başarılı olamadı. Belli bir dönemden sonra da kendi ithalatını yaparak kârı maksimize etmeye çalıştı.

Kurucular:

Tahir Yıldız ve Vemis Bilişim (Yatırımcı)

Yatırım / Destek Aldı mı?

Vemis Bilişim, yatırımcı olarak Fotopazar’ın kurucu ekibindeydi. (Tahir Yıldız bu ölçekte bir platformu MVP veya benzer mantıkla ayağa kaldırılamayacağın,çünkü çok ciddi bir stok maliyeti ve reklam maliyeti olduğunu söylüyor ve ekliyor; Tahmini olarak söyleyeyim, bir kaç milyon TL’niz yoksa bu işi yapamazsınız.)

Fotopazar’ın Hikâyesi:

Kasım 2014: Fotopazar.com Tahir Yıldız ve Vemis Bilişim ortaklığında hayata geçirildi.

Aralık 2014: Fotopazar ilk satışını yaptı.

Mayıs 2015: İlk kez milyon TL ciro barajını geride bırakıldı.

Ocak 2016: İlk bayilik anlaşması imzalandı ve Aralık 2016’da ilk ithalat yapıldı.

Ağustos 2017: Tahir Yıldız Fotopazar’dan ayrıldı ve özel sektörde çalışmaya başladı.

6 Nisan 2019: Fotopazar.com kapanış duyurusunu yaptı. Tahir Yıldız girişimin kuruluşunu ve kapanışa giden hikâyesini anlattı.

Artwise

0

Nedir? Nasıl Çalışıyor?  

Artiwise; yapay zekâ, makine öğrenmesi ve doğal dil işleme ile çalışan bulut tabanlı veri analitiği platformudur. Yapısal olmayan tüm metin verilerinizi, kullanışlı arayüzleri ile kısa zamanda raporlayıp aksiyon alabileceğiniz yapısal hale dönüştürüyor. Artiwise, yerel dokümanlardan sosyal medyaya kadar farklı alanlardaki metinlerin analizini yaparak yorumlayabiliyor.

Küresel metin analitiği pazarının 2020’deki öngörülen pazar büyüklüğü 6,5 milyar dolar.

Gelir Modeli / Ücretler:

Artiwise aylık ücretlendirme veya yıllık lisanslama şeklinde gelir kazanıyor ancak sitesinde şeffaf bir ücretlendirme bilgisi yer almıyor.

Kurucular:

Tanel Temel, Fatih Samet Çetin, Ümit Gündüz

Yatırım / Destek Aldı mı? 

Artiwise, Türk Telekom Pilot’un 5. Dönem girişimleri arasında yer alıyor.

Artiwise’ın Hikâyesi:

Temmuz 2016: Artiwise kuruldu.

Aralık 2017: Türk Telekom Pilot girişimleri arasına seçildi.